4 Kasım 2010 Perşembe

Internetsiz daha mi iyi ne?

31-10-2010'un blog kaydi.

Bugun internetimin olmayisinin 4. gunune giriyorum. Okudugunuz uzere, internetim olmasa da blogumda yayinlamak uzere yazdigim gunluk tadindaki, tadindan yenmez, yazilarimi internet agi yakaladigim ilk firsatta yayinlamayi planladim. Ve okudugunuza gore yayinlanmis demektir. Bunlar senin icin bloguuuuum!!!
Internetimin olmayisinin ilk gununde lanet saciyordum resmen kendime; cunku ben boyle internetsiz kalmamistim. Yani kendimi kisitladigim ve hic girmedigim gunlerim olmustu tabikii; ama o zamanlar soyle bir hissiyat vardi: Nasilsa internet bir klik otede; istedigim zaman kullanabilirim, maillerime bakabilirim ya da yeni sarkilar indirebilirim bilgisayarcigima… Simdi ise bu hissiyat yok! Hissiyatin h’si bile yok! Olmezsin birkac gun internetsiz kalirsan, dendigini duyar gibiyim. Duydum da zaten epeyce. Goruldugu uzere, bu satirlari 3 gunluk internetsiz ve hala hayatta olan bir bunye yazmis bulunmakta.

Iyi ki yok internet. -Bu sozu soyleyecegimi adim gibi biliyordum.- Biliyordum; cunku internet benim normal yasamimin ustune bir ortu cekip; kendini uste cikartiyordu adeta! Yahu buyuk bir hevesle aldigim romanlarimi okuyamamistim. Bu kadar olur! Nerede o Ramazan ayinin huzurunu yasayan Arif, kitap delisi olan Arif! Tabii ne zaman internet uctu; o aksam aldim henuz sayfasi acilmamis “ask” romanimi elime...

Tutku… Lisa Valdez’in yazari oldugu bu guzel ask romani, bundan once okudugum ask romaninda, Asla Unutulmaz, konu alindigi turden bir ask hikayesi anlatilmakta. Yine boyle kraliyet ailesi ve turevinde seylerin hakim surdugu, eskide yasanan bir ask masali…

Ve tabiiki ben yine bir ask romaninin esiri olmanin verdigi ustun huzur ve mutlulukla, 2-3 gun once aldigim kararlari, kendimi sevme calismalari gibi, daha iyi gerceklestirmeyi hedeflemis bulunmaktayim.
Gecen gun odami duzelttim. Masamin uzerindeki bazi esyalara farkli sekiller verdim. Ve epeyce birikmis Toefl odevlerimi yaptim. Ingilizce ile tekrar bu kadar cok butunlesecegimi ummazdim. Yani aklimda vardi elbette bir gun tekrar ciddi anlamda calismalar yapacagim konusu… Simdi epeyce ciddi seyler yaptigimi hissediyorum. Okudugum bir paragraftaki bilmedigim cogu “teorik/akademik/yasamdaki herhangi bir konuyu iceren” kelimeleri umursamadan, o parcayla ilgili bir suru soru cevaplayabiliyorum! Ve isin ilginc tarafi ya da kotu tarafi mi demeliyim, bilemedim simdi, benim karsima hep o turden paraglar, listening ve writing konulari cikiyor ve cikacak da; daha da kotusu ben karsima gelen her bir kelimeyi ezberlemeliyim, basarili olabilmek icin... 
Kader, acaba diyorum benimle ilgili planlar yaparken yaninda cerez olarak limon ve turevi bir sey mi yemekte idin? Cunku bu yuz eksitici, eglenceli gibi gozuken; ama sıkıcı olan yasamimi baska turlu olusturmus olamazsin!
Kendimi daha cok seviyorum. Duzenli olunca, gereksiz insanlari ya da gereksiz insancil konusmalari hayatimdan uzaklastirinca; diger bir degisle, insanliga ait seyleri uzak tutunca hayatimin daha iyi oldugunu dusunuyorum. Mutluyum su gunlerde. Internet gelince bu sefer daha bilincli yaklasirim duruma… En azindan guzelim Ramazan ayindan sonraki ani cokus ve internete yapisma durumu olmaz! Sen uzak tut yarebbim(!).
Hizli not: Bu gece saatleri geri almaliyim! Bu demek oluyor ki artik daha fazla gece olacak ve daha cok evde zaman gecirecegim. Oley!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder