Alışkanlarım var yıllardır Blog. Üniversiteden beri alışkanlıklarımın altında ezilip durdum hep. Bana mutluluk katacağını düşündüğüm, alışkanlık olduğunu bile anlamadan seneler geçirdiğim an'ları, kişileri bırakamamış; böyle kendimi bağımlı hale getirmişim. Oysa ki sen nefes alırken öksürdüğün sürece etki'n olmuş hep o alışkanlıklara. Şimdi böyle şarjım bitmiş gibi Blog. Hani ömrü tükenen tekrar şarj edilebilir pil gibi düşün...
Kendime geçen aylardan beri DEHB teşhisi(!) koymuştum. Hatta doktora gidecektim, derken epilepsi hastası da olduğum için, alabileceğim ekstra bir ilaçla tüm dünyamı altüst etmek istemediğime karar verdim. Öylece kaldı. Ve tekrar yapılacaklar listesi oluşturup o listelere uymamaya devam ettim. Pazartesi diyetlerinden bahsetmeme gerek yoktur galiba Blog?
Instagram profilime pek bakmıyorum Blog. Senin için oluşturduğum bir sayfam var. Oradan sağlıkla ilgili şeylere bakıyorum sadece. Hiç böyle sahte ya da sırf mutlu anlarını paylaşan insanları çekecek bir ruh halim yok. Hele böyle "beni kendinize ya da birine yamayın" dercesine yüz fotoğrafını paylaşanlar var. Aman aman...
Geçen günlerde yalnız başıma bir İstanbul çıkarması yaptım. Hatta Levi's'daki indirimi de kaçırmadım. Epeydir Mavi Jeans'den kurtulmak istiyordum; ama Levi's sağ olsun fiyatlarını hep iki katı yukarıda tutuyordu. O gün sırf vapura bineyim, az deniz havası alayım diye Üsküdar'a geçtim, oradan Eminönü... Yine de gitmem lazım. Neyse, karpuz kesmiştim, onu yiyeyim ben. Sana da şu şarkıyı bırakıyorum sevgili Blogum;