Dukan Günlüğü etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Dukan Günlüğü etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

29 Ocak 2012 Pazar

Merhaba, merhaba, merhaba!

"Pardon, bakar mısınız, diye sorduğunda, sanki daha önceden hep aradığım huzuru içime işliyormuş gibi hissetmiştim o sesiyle. Arkamı döndüğümde, masumiyet ifadesini adeta yeniden tanımlayan bir gülümsemeyle bana bakan bir çift göze kenetlenmiştim. Bir süre yüzümde Vietnam savaşı etkisini koruduğumdan adım gibi eminim. İyi misiniz, diye tekrar sorunca kendime geldiğimi hatırlıyorum. Galiba o anda başlamıştı içimde senin için başlayan 3. Dünya Savaşı."

Evvet! Tam olarak 58 gün kaldı Dukan Diyeti sürecimin bitmesine. 122 günü geride bırakmış olmanın verdiği büyük gurur duygusuyla diyebilirim ki, insan istemekle hayal etmek arasında kaldığında ne kadar zaman kaybı olduğunu göremiyormuş. Yani bu fiziğe ulaşmayı hayal ettiğim zamanlar da olmuştu. Taa ki gerçekten istediğim zamana kadar. O zaman zaten 2009 yazının etkilerini tamamen geçirmiştim üstümden ve şu anki başarıma ve azmime ulaştığım uzun bir yola başlamıştım. O yüzden istediğimde ve inanç dolu olduğumda başardığımı gördüğüm en uç noktalardan biridir bu diyet hikayem. Ve biliyorum ki herkes bu kadar istikrarlı ve iradeli olamıyor diyet ve sağlıklı beslenme konusunda. O yüzden daha da anlamlı hala geliyor bu başarım...

Hala bu şehirde tıkanıp kalmış olmamdan ötürü mutsuzum biraz. Çünkü ailemin bana ihtiyacı var. Onların yanına gitmem gerekiyor; ama şu önümüzdeki hafta içinde okulla ilgili birkaç işimi halledip gitmeyi düşünüyorum.

Şu sıralar nasılım bilmiyorum Blog. Nasıl olmadığımı biliyorum yalnız. Mesela mutsuz değilim, stresli değilim, yalnız değilim, ekonomik anlamda iyi değilim, evet, gerçekten değilim. Bu mevzu böyle boğazıma kadar gelmiş durumda; ama çözüm için neler yapabileceğim konusunda bildiğim şeyler beni düşündürüyor. O yüzden zamana bırakıyorum kendimi ve cüzdanımı. Ya da kredi kartlarımı da bırakabilirim.

Şükür kelimesinin içime işlemiş olmasından yana hep mutlu olmuşumdur Blog. Bazen sonuçları beni üzse de biliyorum ki yukarda bir yerlerde benim hayatımın hayırlı bir şekilde yönlenmesine izin veren bir varlık olduğundan eminim. Ettiğim dualarda da hep karşıma iyi insanların çıkması konusu daha ağırlık oluşturmuştur. Son olanlardan sonra şundan daha çok emin oldum ki bir erkek kesinlikle 28 yaşında belli bir olgunluğa erişebiliyor ancak. Hadi bilemedin 26 olsun. Ben 23 yaşımdayım; ama tabiki çuvaldızı kendime de batırarak yapıyorum bu yorumu.

Şu günler de geçse, bahar gelse, yüreğime damla damla sevgi ve huzur girse. Başka ne isterim ki?..

18 Aralık 2011 Pazar

Benden uzak, kime yakınsa...

Alışmaya çalışıyorum şu sıralar bazı şeylere. Başkalarının arkadaş problemleri arasında kalıyorum, kendi arkadaşlarım ve problemlerim arasında kalıyorum, kendi problemlerim arasında kalıyorum bazen de. Garip, değil mi? Ya da çok mu normal? Bilmiyorum. Tek bildiğim kafamı gereksiz yere meşgul eden şeylerin etrafımda olması, daha doğrusu olmasına izin veriyor olmam. Ondan dolayı da kafam karışık aslında.

Beni zerre kadar ilgilendirmiyor başkalarının birbirleri arasındaki problemleri. Gerçekten ilgilendirmiyor. İster sevişsinler, ister dövüşsünler, bana ne? Ama ne kadar kaçarsam kaçayım zorla olayların içine dahil ediliyorum gereksizce. İşte bahsettiğim gereksizliklerden biri de bu. Ve başkaları fark edemiyor arada benim harcandığımı. Bu üzüyor beni işte.

Kendi halimde yaşamaya çalışıyorum şu sıralar. Kredi kartı borçlarım, fotoğraf makinem, çalışmamı bekleyen derslerim, gelecekle ilgili planlarım, unutulmaya yüz tutmuş Fransızca'm... Hepsi bir kenara, tekrar dünyaya gelmişliğimi sonuç edindiğim sevgili Dukan diyetim. Hepsi bir arada çok güzel idare ediliyor. Ettirmeye çalışıyorum diyeyim.

2012 yılı kapımıza dayandı görüldüğü üzere. Yalnız gireceğim çok açık! 12 gün kalmış; ama Polyanna bile iyimser olmaz şu durumda... Hani bilemeyeceğim, sorgulamaya çekindiğim bir durum. *Umrumda mı? Değil tabiki. Bu çocuk nelerden vazgeçerek bu noktaya geldi. Kolay mı tekrar 1-2 seneyi yine heba etsin?* Yine de umutluyum 2012 için. Hayırlısını ve iyisini diliyorum Allah'dan kendim ve ailem için.

Kısmetten ötesine gidemezsin, derler hep bana. Bana gelenler neden beni aşırı yoruyormuş gibi hissediyorum peki? Hatta o derece yoruyorlar ki diyorum ki "e ben kısmetimden ötesine gittim sanırım ki?".. Bilinmez bir durum bu da. Hani karıştırmamaya çalışıyorum öyle diyeyim.

Neyse, iyiyim şu sıralar Allah bozmasın. Şu saatten sonra da takmamaya karar veriyorum geriye kalanları da. Hani zaten birçok şeyi takmayı bırakmıştım şöyle 1-2 aydır. Geri kalanları da sallamıyorum diyelim.

O değil de diyetim benim canımı sıkmaya başladı. Seyir evresinde ne güzel kilo veriyordum her gün, görünce seviniyordum o düşen rakamları. Güçlendirmeye geçebileceğimi hiç beklemezdim bile; ama o günler de geldi. Hatta yarınla birlikte 90lı günler kaldı son evreye geçmeye, yani en eski yeme alışkanlığıma dönmeye... Diyetin bu 3. evresi olan, güçlendirme evresinin 2 güzel yanı var, hatta 3 diyelim biz. Bunlardan ilki, bana göre, meyve yiyor oluşum. İkincisi ödül günüm. Üçüncüsü ise her sabah 2 dilim tahıllı ekmek yeme serbestliğim. Ekmeği arayan biri değilim; ama her sabah 2 dilim tam tahıllı buğday ekmeğini yemek beni daha da mutlu hissettiriyor. Ödül günüm 2-3 seferdir hamburger ile geçiyor. Gayet koca hamburgeri yiyerek geçiriyorum ödül zamanlarımı. Önümüzdeki hafta için başka bir plan kurmalıyım bence. Meyveye gelince, bence en güzel yanı güçlendirme evresinin. Her aksam küçüklerinden 3-4 tane mandalinayı yemenin verdiği haz çok başka. Her şekilde diyet kendini zevkli hale getirdi bende. Bir çok kişide farklı işliyor diyet anladığım kadarıyla. Ben çok şükür güzel bir şekilde ilerliyorum. Allah bozmasın inşallah. Şu insanların lanet nazarından çektiğim kadar hiçbir şeyden çekmedim sanırım... Neyse!

Bir sonraki yazıma kadar, mutlu ve ben kadar şeker kal, olur mu blogcum?
Bence de "evet"

5 Aralık 2011 Pazartesi

Buradaydım! Yaşadım, sevdim...

Neredeyse 1 ay olmuş yazmayalı. O süre zarfında aslında blogumda kapalı idi dış dünyaya. Sadece ben, her gün Dukan günlüğüne yazmak için giriyordum. Özet geçmek gerekirse, bu zaman zarfında pek öyle "aman aman" olaylar olmadı hayatımda. Vize haftası geldi-geçti, biriyle çıkar gibi bir durumum vardı ve konuşmama kararı aldım, yine. Bunların dışında diyete devam ettim. Alışveriş yaptım, yapmak zorundaydım çünkü üzerimdeki kıyafetler artık feci bol gelmeye başlamışlardı. Para harcamak zorunda kaldım diyebilirim daha çok. Geçtiğimiz Cuma günü, Antalya'ya gittim 4 bayan arkadaşımla bol bol gezdik ve resim çektim. Ha, bu arada, fotoğraf makinemi daha iyi kullanmaya başladım, onu gördüm. Sakin geçti kendi içimde her şey, diyebilirim. Bunun dışında kaldığım yerle ilgili daha doğrusu sahibi ile ilgili bir sorunum ya da rahatsızlığım kelimesi daha uygundur, var. Önemli değil aslında. Çok da irdelemiyorum artık.

Daha sessiz geçiyor içimde bir yerlerde hayat. Nefes alışverişlerimdeki değişiklik farkedilmeyecek gibi değil. Yine de bir sorun yok. Güzel hani her şey. Her şey, birkaç pürüz hariç, istediğim gibi. Eskiden olduğum gibi değilim. Daha da çok olmam gereken gibiyim. En güzel değişiklik de bu aslında hayatımda. Akşam yürüyüşlerimin güzel etkisini yaşıyorum çoğu zaman. Güzel arkadaşlarımın sıcak muhabbetlerinde buluyorum huzuru bazen. Cebimdeki parayı doğru düzgün tutamasam da 1 aydır, bazı istediğim şeyleri hala gerçekleştirememiş olsam da, güzel her şey...

2.5 seneyi geçeli çok oldu değil mi Blog? Neler kazandım, neler kaybettim bu zamanda... Geriye bakmamayı bile öğrendim son günlerde. İleriye dönük yaşamayı öğretti hayat. Daha kolay silmeyi, daha mantıklı değer vermeyi öğretti hayat. Daha bir yetişkin oldum son zamanlarda. Yine de içimdeki o birine güvenme duygusu o kadar çok şeyi bana özlettiriyor ki, yazmakla ifade edemem...

2010 ve 2011 yılları, henüz bitmemiş olsa bile, tamamen yalnız geçti çoğu konuda diyebilirim. 2009 yılının o bereketini, 2012 yılı için umut ediyorum kendime ve aileme. Bazı şeyleri yapabilmiş olmanın verdiği o gurur ve yine başarma isteği, dua ediyorum ki, ömrüm boyunca sürer.

Çoğu zaman buralarda ne işim olduğunu düşünüyorum. Hani yazıyorum, geçmişin olmuşlarına bir özet de ben ekliyorum blogumla. Peki sonra? İşte bu sorunun cevabını bulmak için yazıyorum her özetimi hayatıma dair... Hiçbir şeyimi paylaşmak istemiyorum aslında. Twitter hesabım hala kapalı. Facebook hesabımda bile birçok şeyi paylaşmaz oldum. Hiç istek yok içimde. Öylesine belli arkadaşlarımın içinde bulunduğu bir profile sahibim diyebilirim. Mutluyum da. Az ve öz, sade şeyleri seviyorum ben. Sade; ama içindeki renkleri ufakça belli eden şeyleri seviyorum.

Bugün 115 gün olarak belirlediğim Güçlendirme Evresine geçtim Dukan diyetimde. 11, 5 kg verdim bu diyet sayesinde. Ve sadece kilo vermedim; birçok şeyi verdim, kaybetmedim, verdim. O yüzden güzel bir başlangıç oldu 2012 yılı için. Hayattaki sorunların bitmeyeceğini gördüm ve güzelliklerden daha çok, sorunlarıma sahip olduğum için sevinmem gerektiğini anladım. Kendimi daha kötülerine hazırlıyorum şu anda, başıma gelebilecek daha kötülerine. Felaket senaryoları kurmuyorum elbette; ama yapabileceğim veyahut dayanabileceğim hale getirmeye çalışıyorum. İyisi hep gelir; ama kötüsü neler götürür bilemem...

13 Kasım 2011 Pazar

Ben ve Diğerlerimiz

Dün akşam itibariyle tekrar Isparta'ya dönmüş bulunmaktayım. Bütün günüm yine yolda geçmesine rağmen, geldiğimde evimi temizlemem, makineye çamaşır atmam, marketten 2-3 haftalık gıda stoğumu satın almam, duş alıp, yemek yememle birlikte bir ara yatağıma gittiğimi hatırlıyorum. Bayram güzel geçti. İstanbul'a gittik, Anadolu ve Avrupa yakasındaki akrabalarımızı ziyaret ettik ailecek. Ben diyetimin dışında beslendim, gayet tatlıları, börekleri, çörekleri götürdüm. Starbucks'a eniştemin götürmesiyle o sürekli dilimde olan termos bardağımı aldım. Tabii bir güzel de kahvemi içtim. Ve döndüm. İşin bunların yanındaki diğer güzel yanı ise, o kadar şey kaçırmama rağmen, kilo almamış, aksine bir miktar kilo da vermiş olmam tabiki... 70'e düşsem daha ne isterim ki? 72 kg olmuşum bugüne kadar. Artık diyorum ki 3. evreye geçeyim; ama sonra vazgeçiyorum, hazır vermişken istediğim kiloya düşeyim diyorum, ve bekliyorum. Düşerim muhakkak... Bu arada 80'den 72'ye düşerek 2 beden düştüğümü de, 30 beden pantolonları giyerek tescillemiş bulunmaktayım. Fit olmak güzel. Hani zaten ben işin sağlıklı olmak boyutundayım. O yüzden giydiğim kıyafetlerin bana yakışması zaten ayrıca hoşuma giden bir durum.

21 Kasım'da vizelerim başlıyor ve sorumlu olduğum derslere çalışmam lazım artık. Dönem başında bir sürü planım vardı; ama sağlıkla olanı en iyi şekilde gerçekleştirebildim sadece... Vizelerden sonrası için olan planlarıma yöneliyorum artık.

Geçen günlerde o kadar aştım ki kendimi neredeyse Facebook hesabımı da temelli kapatacaktım. Sonra elim sadece yüklü olan arkadaşlarımın resimleri ve fotoğraf makinemle çektiğim resimlerimin olduğu klasörleri silmeye gitti sadece. Artık resim vs. yüklemeyi de düşünmüyorum. Sadece iletişim aracı olarak kullanmayı düşünüyorum Facebook hesabını. Arada bir profil resmimi değiştiririm sanırım, yeter o da; ama Twitter hesabımı geri açtım. Kullanıcı adını değiştirdim. Facebook ve Twitter'a kayıt olduğum mail adresimi de değiştirdim ki arayanlar bulamasın diye. Az önce de LinkedIn profilimi sildim. Geriye, blogum, Facebook profilim ve Twitter hesabım bir de Last.Fm profilim kalmış oluyor.

Hatta şu anda blog sayfamı da kapatmak istedim bir an. Ve kapatıyorum da bu yazımı yazıp. Sanırım temelli silmeye elim gitmez. O yüzden kapatacağım sadece.

19 Ekim 2011 Çarşamba

Neler neler!

20. günündeyim o herkesin dilinde olan diyetin... Nasıl bir yirmi gün geçti derseler, çok eğlenceli, harika geçti diyebilirim. Hani sürekli sağlığımla ilgilendiğim hayatımın en dolu dolu yirmi günü de diyebilirim. Çok iyi sonuçlar aldığım yirmi gün de diyebilirim... Hepsi bir yana, hayatımda hiç bu kadar uzun süre mutlu olmamıştım. Yani eskiden, değişken yengeç tipi ruh halimden ötürü, 3 gün mutluysam 1 gün depresif Polyanna modunda geçirirdim günlerimi... Fakat son yirmi gündür, çok rahatım, çok mutluyum, çok dinamiğim, en önemlisi çok sağlıklıyım. Allah bozmasın diyorum her sefer, Allah kötülüklerden korusun diyorum her halime şükrettiğimde. Bakalım ne kadar devam edecek bu durum bende. Tabi yine de belirtmekte fayda var sağlığımla ilgili olarak: Dukan Günlüğü diye adlandırdığım sayfamda da görülebileceği gibi, diyete başlayalı 20 gün oldu ve ben 80,5 kg'dan 75 kg'a düştüm. 5.5 kg bence çok güzel bir sonuç. Ve ne yediklerimden kısıyorum bu evrede, ne ac kalıyorum. Boyle bir diyet yok başka yani. Daha ne denebilir ki; ama 2 arkaşıma önermiştim diyeti ve onlarda gördüğüm sonuç ve internette okuduğum yorumlardan yola çıkarak, bu ve diğer tüm diyetlerin ortak noktası olan "göz açlığı" ve "irade" kavramlarının kişi üstündeki doygunluğunun çok önemli olduklarını söyleyebilirim. Her şey beyinde bitiyor. Önceliklerinizi kendinize dönük ve kalıcı olarak ayarlarsanız, istediğiniz başarıya rahat bir şekilde ulaşabilirsiniz. Ben Ocak ayındayken, yediklerimi azaltırken aklımda dış görünüşüm vardı sadece; ama zaman içerisinde sonuçlarını görünce, sadece sağlığıma önem vermem gerektiğini anladım. Ve o şekilde düşününce daha güzel sonuçlar aldım. Şu anda da fazla olan 3-4 kilomu sadece sağlığıma zararı olur korkusuyla vermeye çalışıyorum. Oysaki zaten şu anda gayet ideal bir vücut içindeyim. Demem o ki bu diyete ve diğer diyetlere başlayacak insanların önce önceliklerini sağlığına yönelik almaları, iradelerini güçlü tutmaları ve göz açlıklarına gitmemelerini öneriyorum. Diyetimin üçüncü evresine 74 kiloya düşünce geçmeyi planlıyorum. Geri alma ihtimalim olan kiloları düşünerek 75 olan hedefimi 74'e çektim. Şu anki beslenmemden cok mutluyum; ama 3. evredeki ödül yemeklerini de tatmak istiyorum artık. Yalan yok, lahmacun, tost, kısır gibi şeyleri yemeyi özledim. Canım hiç çekmiyor; ama özledim sadece... Bir de şeytan arkadan dürtüyor "Arif, 72'ye kadar düş öyle bırak" diye. Şeytanı dinlesem mi diyorum kendi kendime gülerek...

Uzunca bir süredir yazamadım bu diyet meselesi yüzünden; ama son 6 günde olanları özet geçerek anlatsam bütün 20 güne değil aylara bedel olur... Efendime söyleyeyim, fırsaturunu.com. Duymuşsunuzdur belki bu siteyi. Epey güzel ürünleri, Iphone 4S'i bile uygun fiyatlarda satışlara koymuştu. Ta ki her şey indirimlerin başlangıç aldığı gece 12'den sonra oldu. Ben 2 gün öncesinden sitede, 2 yıldır hayallerimdeki Nikon D90'ı, Doğubank'daki fiyatı 1800 TL'den bile aşağıda, 1200 TL gibi bir fiyata bulmamla başladı aslında her şey. Bizimkileri 2 yıldır anca ikna edebilmiştim. Her şey hazırdı. Ve gece 12 olunca herkes gibi ben de almak için kastım. Tabi site çöktü, saatlerce gelmedi; ama o anda 22 tane falan satılmış. Sonra sabah alırım artık dedim. Ki sabah kalktığımda 56 tane satılıp tükendi yazdığını gördüm. Nasıl üzüldüm bilemezsiniz. Ta ki akşam saatlerine kadar. Sitedeki her şey tükenmiş ve satışlar durdurulmuş. Bir yandan da Ekşi Sözlük'deki yorumları okuyorum. İnsanların yorumlarına bakılırsa, büyük bir dolandırıcılık dönüyormuş. Bir anda nasıl şükrettiğimi bilemedim. İyi ki almamışım dedim defalarca, moralim de epeyce bozulmuştu, ya ben de almış olsaydım, diye dertlendim epeyce. Ondan sonra benim içimde durmak bilmedi fotoğraf makinesi sevdam. 2 yıldır ilk kez bu kadar yakınlaşmıştım. Sonra başka sitelerde aramaya başladım Nikon D90 modelini. Buldum da. 2500 TL civarında bir fiyata. Sonra yine iş bu sefer bu fiyat için bizimkileri ikna etmeye geldi. Ettim de; ama epeyce uğraştığımı kelimelerle bile anlatamam. Alacaktım ki bir arkadaşım kanıma girdi. Ve beni Canon'a yönlendirdi. Öyle mi böyle mi derken, Dün elime 2 yıldır hayalini kurduğum fotoğraf makinesi geçti. Şu anda yatağımın üstünde bir adet Canon EOS 550D duruyor. 18-135mm'lik lensiyle birlikte. Evet, aldım. Ve çok mutluyum. Cihazı ilk açışımdan önce bile nazar duaları okudum, ayrıca dua ettim. Ve fotoğraf makinemi Amerika'da kazanıp biriktirdiğim parayla aldım. Şimdi bir birikimim yok; ama hayallerimden birini gerçekleştirdiğim için çok mutluyum. Ve artık fotoğrafçılık benim tek ve en büyük hobim! Diğer duygularımı anlatmak için çektiğim resimleri konuşturmayı düşünüyorum. Tabi çektiğim resimleri burada paylaşmak yerine, 2008 yılından beri üye olduğum DeviantArt'daki profilimde paylaşacağım. Hatta makinemle çektiğim ilk resmim de şudur.

Duygusal hiçbir git-gelim olmamakla beraber, zorlanan kapıları da demire çevirdiğimi farkettim. Zayıflamamın sağlığımla birlikte dış görünüşümde meydana getirdiği şeyleri de ben değil artık bir çok arkadaşım farketmeye başladı. Çünkü diyetimin içindeki akşam yürüyüşlerimin yanı sıra evde çalıştığım dambıllar ve karın hareketleri sayesinde gayet toplu bir vücuda sahip oluyorum. Oldum da hatta. Eh ben kendimi severken başka birini sevmeye sıra gelmiyor gibi bir şey. O yüzden eskisi gibi "ah yalnızım, vah şöyleyim, aman böyle kimsesiz kaldım" gibi yakınmaları yapmıyorum. Aksine umursamıyorum bile. Artık kendimleyim ve inanın daha mutluyum. Okula işlerime yüklenmemin de zamanı geldi.

Sabah kalktığımda internette gördüklerim herkesi üzdüğü kadar beni de üzdü. Yine onlarca askerimiz terörün kurbanı olmuş, şehitliğe ulaşmışlar. Hani, savaş sanki hep bizde, bütün ülkeler mutlu mesut; ama savaş hep bizde, hep Müslüman topluluklarında. Neden? Bu soruyu hani ben cevaplayabilecek ne tecrübem, ne bilgim var. Her Cuma günü camiide topluca yapılan duaya açılan ellerin sayısını mı artırmamız lazım? Hani hocanın ettiği gibi: "Allah, vatanımızı, milletimizi kötülüklerden korusun, güç versin" diye? Bence sürekli, siyesete oturduğu yerden, özellikle oturduğu yerden eleştiri yapan, başka lanet hiçbir halt yapmayan, Facebook türevi yerlerde bilmem neler paylaşan, 3-4 günlüğüne profil resmini değiştirip, öyle destek olduğunu düşünen kişiler, bir de dua etseler? Hani eminim aralarında sesini çıkaranlar da vardır, oturup resim-yazı paylaşmaktan ötesini yapmak adına... Ama diğerleri bir de dua etseler? Belki sizinki kabul olur. Madem sadece "oturarak" sesinizi çıkartacaksınız, o zaman oturduğunuz yerden dua edin. Vatana bir faydanız olsun. Milleti kışkırtmak yerine, iyice fişeklemek yerine. Allah rahmet eylesin şehitlerimiz için. İnşallah daha fazlası olmadan düşmanlarımızı uzaklaştırabiliriz güzel ülkemizden.

2 Ekim 2011 Pazar

Dukan Diyeti Günlüğü

İnternetten siparişle aldığım şeylerden biri, bugün üçüncü günü yaşadığım diyet olan Dukan diyetinin olmazsa olmazı, yulaf kepeği idi. Biraz ilginç gibi gelse de başlarda, yani diyetimin ilk gün özellikle, sonraları benimsediğim ve rahatlıkla tükettiğim bir gıda oldu. Olmak da zorunda aslında...

Şu an gündemimde 3-4 farklı ana konu var. Bunlar, gelecekle ilgili planlarıma bir yenisini eklemek, boş zamanlarımı nasıl değerlendireceğim konusunda kafa yormak, dukan diyeti ile fazladan sahip olduğum 5-6 kiloyu vermek ve derslerime nasıl yükleneceğim konusunda plan yapmak. Dukan diyeti dışındakileri gün içinde düşünmeye karar verdiğim için, bu yazımda Dukan diyeti ile ilgili bir şeyler not almak istiyorum.

Dukan diyetine Cuma günü başladım. Cuma günü aç karnına tartıldığımda, tartı bana 80,5 kg olduğumu söylemekteydi. Dukan'ın ikinci gününde tartı 79.7 kg gösteriyordu. 3. günde, yani bugün, yine aç karnına tartıldığımda tartı 78.5 kg olarak gösterdi kilomu. Yani tabi biraz garip bir durum 2 gün içinde 1.5-2 kg vermiş olmam. Diyette tabiki sadece yemek yemek yok, yürüyüşlerimizi de yapıyoruz akşamları arkadaşım! 2 gündür akşam güzelce ipodumu takıyorum kulaklığını kulağıma, bir güzel de giyiniyorum. Ver elini Isparta sokakları! Tabi kenar sokakları. Sonuçta öylesine bir yürüyüş değil bu durum.

Hedefimde 75 kilo olmak var. Aslında Ocak ayından beri kilo vermekteyim gayet sağlıklı bir şekilde ver her şeyden yiyerek. (93 kg ---> 81 kg)  Ama ayda ortalama 1-2 kg vermek bana biraz yavaş geliyordu. Ve fazla olarak gördüğüm son 5-6 kilomu Dukan diyetiyle vermeye karar verdim. Bu şekilde dışarda aptalca yemek yiyerek para harcamayacağımı, sağlıklı besleneceğimi ve hayatımın daha da düzenli olacağına inanıyorum. Ve 3 gündür de gayet iyi gidiyorum.

Dukan diyetinden önce nasıl kilo verdiğimi açıklamak gerekirse, yaklaşık 10 aydır yediklerime çok dikkat ettim. Pek spor yaptım bu süre zarfında diyemem. Evdeki karın hareketleri ve dambıllarla çalışmak dışında bir spor yapmadım. Porsiyonlarımı hep küçük tuttum yemeklerde; ama Burger King'de güzelce bir steakhouse menü yediğimi de bilirim her hafta bir kere. Bunların dışında son 4 aydır falan, hiçbir şekilde şeker kullanmıyorum içtiğim içeceklerde. Ekmeği de sadece sabah kahvaltısında 1-2 dilim şekilde tüketiyordum. Şimdi ekmek kullanmıyorum bile diyete göre. Ah bir de ben Ramazan ayında, tüm ay orucumu tutup; yaklaşık 2 kg vermiş biriyim. Düşünün artık nasıl bir iradem var.

Özet geçip, yazımı Dukan Günlüğü olarak adlandırmak istiyorum:

Dukan Diyetine Başlangıç Tarihim: 30 - Eylül - 2011
-> Tartı değerleri, sabahları aç karnına yaptığım tartılma sonuçlarıdır. SP = Saf Protein, PS = Protein + Sebze

Atak Evresi:
1. Gün --> 80, 5 kg
2. Gün --> 79, 7 kg
3. Gün --> 78, 5 kg
4. Gün --> 78, 7 kg

Seyir Evresi:
5. Gün --> 78, 5 kg PS
6. Gün --> 78, 1 kg SP
7. Gün --> 78, 0 kg PS
8. Gün --> 77, 9 kg SP
9. Gün --> 77, 3 kg PS
10. Gün --> 77, 3 kg SP
11. Gün --> 77, 5 kg PS
12. Gün --> 77, 4 kg SP
13. Gün --> 77, 0 kg PS
14. Gün --> 76, 4 kg SP
15. Gün --> 76, 1 kg PS
16. Gün --> 75, 6 kg SP
17. Gün --> 75, 4 kg PS
18. Gün --> 75, 5 kg SP
19. Gün --> 75, 4 kg PS
20. Gün --> 74, 9 kg SP
21. Gün --> 74, 5 kg PS
22. Gün --> 74, 5 kg SP
23. Gün --> 74, 3 kg PS
24. Gün --> 74, 3 kg SP
25. Gün --> 74, 1 kg PS
26. Gün --> 74, 2 kg SP
27. Gün --> 74, 0 kg PS
28. Gün --> 74, 0 kg SP
29. Gün --> 73, 8 kg PS
30. Gün --> 73, 6 kg SP
31. Gün --> 72, 5 kg PS
32. Gün --> 73, 2 kg SP
33. Gün --> 72, 6 kg PS
34. Gün --> 72, 7 kg SP
35. Gün --> 73, 2 kg PS
36. Gün --> 73, 6 kg SP- (4 Kasım)
37. Gün --> ? -
38. Gün --> ? -
39. Gün --> ? -
40. Gün --> ? -
41. Gün --> ? -
42. Gün --> ? -
43. Gün --> ? -
44. Gün --> ? -
45. Gün --> 71, 2 kg PS
46. Gün --> 70, 9 kg SP
47. Gün --> 70, 8 kg PS
48. Gün --> 70, 9 kg SP
49. Gün --> 70, 8 kg PS
50. Gün --> 70, 6 kg SP
51. Gün --> 71, 0 kg PS
52. Gün --> 70, 9 kg SP
53. Gün --> 70, 6 kg PS
54. Gün --> 71, 0 kg SP
55. Gün --> 70, 0 kg PS
56. Gün --> 70, 1 kg SP
57. Gün --> 70, 4 kg PS
58. Gün --> 69, 8 kg SP
59. Gün --> ? -
60. Gün --> 70, 2 kg - Atak Evresi.
61. Gün --> 69, 4 kg - Atak Evresi.
62. Gün --> 68, 4 kg - Atak Evresi.
63. Gün --> 68, 8 kg - Atak Evresi.

Güçlendirme Evresi: I. Etap (58 Gün - Başlangıç: 2 Aralık 2011 ~ Bitiş: 28 Ocak 2012)

64. Gün --> 69, 1 kg - PS
65. Gün --> 69, 5 kg - PS
66. Gün --> 68, 8 kg - PS
67. Gün --> 69, 4 kg - PS
68. Gün --> 69, 4 kg - PS
69. Gün --> 68, 8 kg - PS
70. Gün --> 69, 6 kg - SP
71. Gün --> 68, 7 kg - PS
72. Gün --> ? -         - PS
73. Gün --> ? -         - PS
74. Gün --> 68, 8 kg - PS
75. Gün --> 69, 6 kg - PS
76. Gün --> 69, 5 kg - PS
77. Gün --> 68, 5 kg - SP
78. Gün --> 67, 8 kg - PS
79. Gün --> 68, 2 kg - PS
80. Gün --> 68, 2 kg - PS
81. Gün --> 68, 6 kg - PS
82. Gün --> 68, 2 kg - PS
83. Gün --> 68, 0 kg - PS
84. Gün --> 69, 1 kg - * Protein gunu yapmadim. - PS
85. Gün --> 70, 0 kg - PS
86. Gün --> 70, 2 kg - PS
87. Gün --> 69, 8 kg - Atak Evresi.
88. Gün --> 68, 5 kg - Atak Evresi.
89. Gün --> 67, 8 kg - Atak Evresi.
90. Gün --> 68, 2 kg - PS
91. Gün --> 69, 2 kg - SP
92. Gün --> 69, 1 kg - PS
93. Gün --> 68, 7 kg - PS
94. Gün --> 69, 3 kg - PS
95. Gün --> 68, 6 kg - PS
96. Gün --> 68, 4 kg - PS
97. Gün --> 68, 9 kg - PS
98. Gün --> 69, 3 kg - SP
99. Gün --> 68, 1 kg - PS
100. Gün --> 68, 4 kg - PS
101. Gün --> 69, 3 kg - PS
102. Gün --> 69, 1 kg - PS
103. Gün --> 69, 2 kg - PS
104. Gün --> 69, 5 kg - PS
105. Gün --> 69, 7 kg - SP
106. Gün --> 68, 8 kg - PS
107. Gün --> 68, 9 kg - PS
108. Gün --> 68, 8 kg - PS
109. Gün --> 69, 0 kg - PS
110. Gün --> 69, 3 kg - PS
111. Gün --> 69, 3 kg - PS
112. Gün --> 69, 3 kg - * Protein gunu yapmadim. - PS
113. Gün --> 70, 1 kg - SP
114. Gün --> 69, 3 kg - PS
115. Gün --> 70, 0 kg - PS
116. Gün --> 70, 0 kg - PS
117. Gün --> 70, 1 kg - PS
118. Gün --> 70, 6 kg - PS
119. Gün --> 69, 5 kg - SP
120. Gün --> 69, 0 kg - PS
121. Gün --> 70, 2 kg - PS


Güçlendirme Evresi: II. Etap (58 Gün - Başlangıç: 29 Ocak 2012 ~ Bitiş: 24 Mart 2012)


122. Gün --> 69, 5 kg - PS
123. Gün --> 69, 9 kg - PS
124. Gün --> 69, 6 kg - PS
125. Gün --> 71, 5 kg - PS
126. Gün --> 71, 5 kg - * Protein gunu yapmadim. - PS
127. Gün --> 70, 9 kg - PS
128. Gün --> 70, 8 kg - PS
129. Gün --> 70, 9 kg - PS
130. Gün --> 70, 9 kg - PS
131. Gün --> 70, 0 kg - SP - 126. Gün için.
132. Gün --> 69, 8 kg - PS
133. Gün --> 69, 4 kg - PS
134. Gün --> 69, 8 kg - PS
135. Gün --> 69, 8 kg - PS
136. Gün --> 70, 3 kg - PS
137. Gün --> 70, 4 kg - PS
138. Gün --> 70, 4 kg - PS
139. Gün --> 70, 8 kg - PS
140. Gün --> 70, 6 kg - SP
141. Gün --> 69, 8 kg - PS
142. Gün --> 71, 6 kg - PS
143. Gün -->  ? - PS
144. Gün -->  ? - PS
145. Gün -->  ? - PS
146. Gün -->  ? - PS
147. Gün -->  ? - * Protein gunu yapmadim. - PS
148. Gün -->  ? - PS
149. Gün -->  ? - PS
150. Gün -->  ? - PS
151. Gün -->  ? - PS
152. Gün --> 71, 5 kg  - PS
153. Gün -->  ? - PS
154. Gün -->  ? - PS
155. Gün -->  ? - PS
156. Gün -->  ? - PS
157. Gün -->  ? - PS
158. Gün -->  ? - PS 
159. Gün -->  ? - PS
160. Gün -->  ? - PS
161. Gün -->  ? - PS
162. Gün -->  ? - P
163. Gün -->  ? - PS
164. Gün -->  ? - PS
165. Gün -->  ? - PS
166. Gün -->  ? - PS
167. Gün -->  ? - PS
168. Gün -->  ? - PS
169. Gün -->  ? - PS
170. Gün -->  72, 6 kg - PS
171. Gün -->  72, 6 kg - PS
172. Gün -->  72, 6 kg - PS
173. Gün -->  73, 1 kg - PS
174. Gün -->  71, 9 kg - PS 
175. Gün -->  71, 8 kg - PS
176. Gün -->  71, 4 kg - PS
177. Gün -->  71, 2 kg - PS
178. Gün -->  71, 2 kg - PS
179. Gün -->  72, 5 kg - PS

Koruma Evresi:

* Bu evreyle birlikte, sadece Protein Perşembeleri, günde 3 yemek kaşığı yulaf kepeği ve bol bol spor ekliyorum hayatıma. Toplam 6 ay süren bu yolculukta bana veda eden tüm kilolarıma, beni günaha sokan kaçamaklarıma, BİM ve A101'e, değerli Bloguma, bu yazıyı okurlar mı bilmiyorum; ama beni destekleyen herkese teşekkür ediyorum. Bundan sonraki planımda kendimi yaza hazırlamak var. Ve biraz daha kilo vermeyi düşünüyorum. Belli zamanlarda yine kilolalarımı buraya not almayı düşünüyorum:

24 Mart 2012 - 72, 5 kg

01.12.2012 - Biliyorum, biliyorum. Çok özür dilerim. Biri için bozduğum diyetim ve geri aldığım kilolarım için çok özür dilerim. Kendimi seviyorum ve tekrar her şeyin güzel olacağına; biri olsa da olmasa da hayatımda, kendimi sevmeye devam edeceğime inanıyorum ve söz veriyorum.


Atak Evresi:
1. Gün --> 77, 0 kg
2. Gün --> 75. 5 kg
3. Gün --> 76, 4 kg
4. Gün --> 75, 8 kg


Seyir Evresi:
5. Gün --> 75, 7 kg PS
6. Gün --> 75, 4 kg SP
7. Gün --> 75, 7 kg PS
8. Gün --> 76, 1 kg SP
9. Gün --> 75, 3 kg PS
10. Gün --> 75, 1 kg SP
11. Gün --> 74, 6 kg PS
12. Gün --> 74, 2 kg SP
13. Gün --> 74, 4 kg PS
14. Gün --> 74, 4 kg *
15. Gün --> * kg *
16. Gün --> * kg *
17. Gün --> * kg *
18. Gün --> 74, 8 kg SP
19. Gün --> 74, 6 kg PS
20. Gün --> 74, 6 kg SP
21. Gün --> 74, 1 kg PS
22. Gün --> 73, 8 kg SP
23. Gün --> 73, 4 kg PS
24. Gün --> 73, 7 kg SP
25. Gün --> 73, 5 kg PS
26. Gün --> 72, 9 kg SP
27. Gün --> 72, 9 kg PS
28. Gün --> 72, 9 kg SP
29. Gün --> 72, 1 kg PS
30. Gün --> 72, 1 kg SP
31. Gün --> 71, 9 kg PS
32. Gün --> 72, 3 kg SP
33. Gün --> 72, 1 kg PS
34. Gün --> 71, 9 kg SP
35. Gün --> 71, 2 kg PS
36. Gün --> 70, 9 kg SP
37. Gün --> 70, 6 kg PS
38. Gün --> 70, 5 kg SP
39. Gün --> 70, 1 kg PS
40. Gün --> 70, 0 kg SP
41. Gün --> 70, 5 kg PS
42. Gün --> 70, 4 kg SP
43. Gün --> 70, 0 kg PS
44. Gün --> 70, 4 kg SP
45. Gün --> 69, 9 kg PS
46. Gün --> 69, 7 kg SP
47. Gün --> 69, 4 kg PS
48. Gün --> 69, 4 kg SP
49. Gün --> 69, 5 kg PS
50. Gün --> 69, 5 kg SP
51. Gün --> 69, 2 kg PS
52. Gün --> 69, 5 kg SP
53. Gün --> 68, 8 kg PS
54. Gün --> 68, 8 kg SP
55. Gün --> 68, 5 kg PS
56. Gün --> 68, 9 kg SP
57. Gün --> 68, 9 kg PS
58. Gün --> 69, 1 kg SP
59. Gün --> 68, 5 kg PS
60. Gün --> 68, 3 kg SP
61. Gün --> 67, 9 kg PS

Güçlendirme Evresi: I. Etap (45 Gün - Başlangıç: 31 Ocak 2013 ~ Bitiş: 16 Mart 2013)

62. Gün --> 67, 4 kg PS
63. Gün --> 67, 8 kg PS
64. Gün --> 67, 8 kg PS
65. Gün --> 67, 2 kg PS
66. Gün --> 67, 1 kg PS
67. Gün --> 67, 3 kg PS
68. Gün --> 67, 3 kg PS
69. Gün --> 66, 6 kg ÖG
70. Gün --> *
71. Gün --> 67, 7 kg PS
72. Gün --> 67, 9 kg PS
73. Gün --> 67, 7 kg PS
74. Gün --> 67, 4 kg PS
75. Gün --> 67, 3 kg PS
76. Gün --> 67, 2 kg PS
77. Gün --> 67, 5 kg PS
78. Gün --> 67, 7 kg PS
79. Gün --> 67, 4 kg PS
80. Gün --> 67, 8 kg PS
81. Gün --> 68, 2 kg PS
82. Gün --> 67, 2 kg PS
83. Gün --> 67, 1 kg PS
84. Gün --> 67, 6 kg PS
85. Gün --> 67, 7 kg PS
86. Gün --> 67, 9 kg PS
87. Gün --> 68, 7 kg PS
88. Gün --> 68, 8 kg PS
89. Gün --> 68, 7 kg PS
90. Gün --> 68, 1 kg PS
91. Gün -->*
92. Gün -->*
93. Gün -->*
94. Gün -->*
95. Gün -->*
96. Gün --> 69, 7 kg PS
97. Gün --> 69, 9 kg PS
98. Gün --> 69, 7 kg PS
99. Gün --> 69, 7 kg PS
100. Gün --> 69, 3 kg PS
101. Gün --> 69, 2 kg PS
102. Gün --> 69, 2 kg PS
103. Gün --> 70, 0 kg PS
104. Gün -->*
105. Gün -->*
106. Gün --> 70, 6 kg PS

Güçlendirme Evresi: II. Etap (45 Gün - Başlangıç: 17 Mart 2013 ~ Bitiş: 1 Mayıs 2013)

107. Gün --> 70, 2 kg PS
108. Gün --> 70, 3 kg PS
109. Gün --> 70, 7 kg PS
110. Gün --> 70, 8 kg PS
111. Gün --> 72, 6 kg SP
112. Gün --> 70, 4 kg SP
113. Gün --> 69, 7 kg PS
114. Gün --> 70, 7 kg PS
115. Gün --> *
116. Gün --> *
117. Gün --> 71, 3 kg PS
118. Gün --> 72, 1 kg PS
119. Gün --> 70, 0 kg SP
120. Gün --> 71, 5 kg PS
121. Gün --> 70, 5 kg PS
122. Gün --> 70, 9 kg PS
123. Gün --> 71, 9 kg PS
124. Gün --> 71, 9 kg PS
125. Gün --> 72, 2 kg PS
126. Gün --> *
127. Gün --> *
128. Gün --> *
129. Gün --> *
130. Gün --> *
131. Gün --> *
132. Gün --> 71, 8 kg PS
133. Gün --> *
134. Gün --> *
135. Gün --> *
136. Gün --> *
137. Gün --> *
138. Gün --> 73, 0 kg PS
139. Gün --> 71, 6 kg PS
140. Gün --> 72, 6 kg PS
141. Gün --> 72, 3 kg PS
142. Gün --> 72, 4 kg PS
143. Gün --> 71, 5 kg PS
144. Gün --> 71, 5 kg PS
145. Gün --> 72, 8 kg PS
146. Gün --> 73, 2 kg PS
147. Gün --> *
148. Gün --> *
149. Gün --> 72, 0 kg PS
150. Gün --> 72, 9 kg PS
151. Gün --> *
152. Gün --> 73, 0 kg PS