18 Aralık 2010 Cumartesi

Ask mumkun mudur hala?

Bugun tamamen bir kayip zaman yasadim. Cuma gunlerini seviyorum, bunu bircok kez yazdim; ama gercekten Cuma gunlerinin bende ayri bir yeri var(di). Bugun ne yazik ki bos bir cuma gunu yasadim. Boyle nasil derler, onceki gece gec yattigim icin, gec kalktim. Cuma namazina gidemedim ki benim Cuma gunumu ozel gunum yapan sebeplerden biridir bu. Butun gun sacma salak seylerle ugrastim. Yapmam gereken odevleri yapmadim, ders calismadim, kitap okumadim... Hani her gun boyle tempolu bir sekilde bunlari yapiyor olup; bugunu boyle kendime serbest biraksam, dert yanmam bu sekilde; ama hemen hemen son iki haftadir boyle geciyor zamanim...

Son bir yildir yazdigim yazilarin hemen hemen hepsinde, surekli bir mutsuzluk durumu var. Hatta son 1.5 yildir yazdiklarimda var bu durum... Bu da Amerika'dan donusume tekabul ediyor. Zamani geri alsam, tekrar o zamana geri donsem, yine sever miydim birilerini, bu sekilde olacagini bilmeme ragmen? Hani gercekten asik olmayi o anda ogrenecegimi bilmeme ragmen, geri adim atar miydim birilerinden uzaga dogru? Yine ayni tecrubeleri yasar miydim, ayni istekle?.. Ne evet ne de hayir diye cevaplayabiliyorum bu sorularimi. Yapim geregi gecmisimle yasiyorum her yeni gunumu ben. Gecmisimden kopamiyorum; cunku gecmisime deger veriyorum. Bazen gelecegimin kara bir nokta olarak gelismesine neden olsa da bu durumum; cogu zaman daha rahat hissetmemi sagliyor. Ne mutluyum ne de mutsuzum bu konuda; cunku gecmisim cok renkli ve cok eglenceli diyemiyorum. Yaptigim hatalari kucuk bulamiyorum. Belki de genel olarak abartiya duskunlugumden dolayi olabilir bu durum.

Hayati fazla kurcalamak gibi bir sorunum var. Haddinden fazla bir sekilde hatta. Ne zorum var ki? Neyi ariyorum ya da?.. Ya da simdiye kadar aradim da ne buldum? Aslinda tek sorunum soru sormamayi ogrenebilmekte. Bu konuda basarili olsam, ne hayat ben tarafindan kurcalanmis olur; ne de surekli cevapsiz sorular biriktirmis olurum aklimda.

Not: Su anda okudugum Masumiyetin Tadi isimli kitabin yazarina buradan selamlarimi iletiyorum. Bir ask bu kadar uzatilarak anlatilir. Kitabin yarisina kadar olaylarin gectigi iki haftayi anlatti, simdi de sacma bir sekilde devam ettiriyor. Israrla okuyorum ben de...

Not 2: Beni yaratan yuce varligin onunde egilerek diyorum ki: Ne olur icime biraz sevgi koy, biraz huzur koy, karsima "O" kisiyi cikar.

Not 3: Son 3 haftadir asiri derecede kahve tuketmeye basladim. Su anda iciyorum mesela. Neden? Gazli icecekleri birakip; neden kafeinli olanlara yoneldim ki ben?.. Vazgecemiyorum bu durumumdan.

Not 4: Godaddy.com promosyon yapmis ve .com uzantili alan adlarini hizmet bedeli dahil 1.17$'a gelecek sekilde satiyor. Satti da ve ben bir tane aldim. Bu demek oluyor ki aklimdaki Ingilizce blog olayina yakin bir zamanda giris yapabilirim.

Not 5: Ders calismam lazim. Toefl'a yuklenmem lazim. Kendime gelmem lazim. Bir cok arkadasimin demesi uzerine, bir sevgi yogunluguna girersem duzelecegime inaniyorum ben de. Yine de herkesin sevgiyle basariya ulastigi bir dunyada yasamadigimi dusunerek; bu sekilde de basarili olacagima inaniyorum ben, zayif bir ihtimal de olsa...

Not 6: Bu sarki kimlere gelsin?.. *Stephanie Laurens! O lanet ask romanini uzattikca uzattigin icin, bu guzel sarki sen haric herkese gidebilir!!!*

Not 7: Neden sabaha karsi yaziyorum ben her sefer? Biliyorum nedenini sanirim.

Levent Yüksel – Aşk Mümkün Müdür Hala

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder